Akaryakıt fiyatlarında bu gece itibarıyla yeni bir zam dalgası yaşandı. Benzin ve motorine yapılan son zamlarla birlikte litre fiyatları rekor seviyelere ulaştı. Artışın ardından motorin 55 TL’yi, benzin ise 52 TL’yi geçti. Uzmanlara göre zamların temel nedeni, uluslararası petrol piyasalarında yaşanan sert yükseliş ve döviz kurlarındaki oynaklık.
13 Haziran’dan Bu Yana Yüzde 20’yi Aşan Artış
13 Haziran’da İsrail’in İran’a yönelik saldırısının ardından Brent petrol fiyatı bir gün içinde yüzde 10 oranında artarak 78 dolara fırladı. Savaş öncesinde başlayan yükselişle birlikte son bir ayda artış oranı yüzde 20’yi geçti. Bu gelişmeler, Türkiye’de akaryakıt fiyatlarına doğrudan yansıdı.
Güncel Akaryakıt Fiyatları Ne Kadar Oldu?
21 Haziran gece yarısından itibaren geçerli olan yeni zamlarla birlikte İstanbul, Ankara ve İzmir’de benzin ve motorin fiyatları şöyle:
- İstanbul
- Benzin: 51,50 TL
- Motorin: 54,72 TL
- Ankara
- Benzin: 52,16 TL
- Motorin: 55,56 TL
- İzmir
- Benzin: 51,98 TL
- Motorin: 55,25 TL
Sadece bir hafta içerisinde benzine yaklaşık 4,5 TL, motorine ise 8,5 TL zam yapıldı.
Depo Doldurmak Artık Lüks Oldu
Yapılan zamların ardından 60 litrelik bir dizel aracın deposunu doldurmak, geçtiğimiz haftaya göre ortalama 500 TL daha pahalıya mal oluyor. Benzinli araçlar içinse bu fark 270 TL civarında. Bu gelişme, hem bireysel kullanıcıları hem de ticari taşımacılık yapan firmaları ciddi şekilde etkiliyor.
Zam Detayları: Ne Kadar Artış Yapıldı?
Yeni fiyat düzenlemesine göre:
- Benzin litre fiyatına 1,51 TL,
- Motorin litre fiyatına 3,30 TL
zam yapıldı. Böylece motorin fiyatları birçok şehirde 55 TL’nin üzerine çıktı.
İndirim Sinyali Verildi
Sektör kaynakları, motorin fiyatlarında önümüzdeki günlerde bir miktar geri çekilme yaşanabileceğini aktardı. 25 Haziran Salı günü itibarıyla motorinde 1,66 TL indirim beklendiği bildirildi.
Zamların Ekonomiye Etkisi Genişliyor
Uzmanlara göre akaryakıt fiyatlarındaki yükseliş, yalnızca araç sahiplerini değil, genel ekonomik yapıyı da doğrudan etkiliyor. Taşımacılık maliyetlerinin artması, gıda ve tüketim ürünlerinde fiyat artışlarını kaçınılmaz kılıyor. Bu durumun enflasyonist baskıyı artırabileceği ifade ediliyor.